Dolar
42,5075
Euro
49,0087
© 2025 Kars Haber: Serhat Tv | Kars haberleri | Kars Son Dakika Haberler
Haber Yazılımı: Aladağ Bilişim

Kars'ta Kadınlar Şiddete Karşı Yürüdü: Barış ve Mücadele Çağrısı

Kars'ta DEM Partili kadınlar, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü'nde yürüdü. Kadınlara yönelik şiddete karşı mücadele vurgulandı.

Yayınlanma
5 Dk Okuma Süresi

Kars'ta 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla bir araya gelen DEM Partili kadınlar, İl Başkanlığı önünden Vali Rahmi Doğan Parkı'na kadar sessiz bir yürüyüş gerçekleştirdi.

Kadınların Mücadelesi ve Mirabel Kardeşler

Gülcan Alp tarafından okunan basın açıklamasında, bugünün anlam ve önemine değinilerek, dünyanın dört bir yanındaki kadınların karşı karşıya kaldığı baskılar ve şiddet kınandı.

Açıklamada, 65 yıl önce Dominik Cumhuriyeti'nde Trujillo diktatörlüğüne karşı mücadele ederken katledilen Mirabel Kardeşler'in direnişinin, kadınların mücadelesinde daima bir ilham kaynağı olduğu vurgulandı.

Alp, "O gün Mirabel Kardeşleri katleden erkek egemen sistem, bugün de tüm dünyada yükselen faşizmle, kadınların kazanılmış haklarına yönelik saldırılarla, kadına yönelik şiddet ve katliamlarla varlığını sürdürmeye devam ediyor" ifadelerini kullandı.

Dünya Genelinde Kadınlara Yönelik Saldırılar

Basın açıklamasında, Afganistan'dan İran'a, Lübnan'dan Suriye'ye kadar dünya genelindeki kadınlara yönelik faşist saldırılar kınandı ve kadınların örgütlü mücadelesinin sınırları aşarak büyütülmesinin gerekliliği vurgulandı.

Afganistan'da kadınları kamusal alandan dışlayan Taliban rejiminin, İran'da özgürlük mücadelesi veren kadınları idamlarla cezalandırmak isteyen Molla rejiminin, Suriye'de çeteler tarafından Alevi ve Dürzi kadınlara yönelik saldırıların yanı sıra, Türkiye'de de kadınlara ve LGBTİ+'lara yönelik hak gasplarına dikkat çekildi.

AKP-MHP iktidarının kadın düşmanı uygulamalarına karşı mücadelenin büyütülerek devam ettirileceği belirtildi.

Barış Çağrısı ve Kadınlara Yönelik Savaş

Açıklamada, kapitalist erkek egemen güçlerin Ortadoğu'ya yönelik güç ve paylaşım savaşlarının kadınların haklarını ve yaşamlarını çalmaya devam ettiği belirtilerek, Öcalan'ın 27 Şubat'ta yaptığı çağrıyla başlayan Barış ve Demokratik Toplum sürecinin kadınlar cephesinden büyük bir moral ve heyecanla karşılandığı ifade edildi.

Kadınlara karşı şiddet ve katliamların artması, kadın yoksulluğunun, işsizliğinin ve sömürünün derinleşmesinin savaş siyasetinden bağımsız olmadığı vurgulanarak, Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı'nın en güçlü şekilde sahiplenildiği belirtildi.

Ülkede kadınlara karşı yürütülen bir savaşın varlığına dikkat çekilerek, yılın ilk yarısında 136 kadının katledildiği, 145 kadının ise şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdiği, yalnızca Ekim ayında ise 22 kadının erkekler tarafından öldürüldüğü ve 79 kadına şiddet uygulandığı bilgisi paylaşıldı.

Kars'ta yaşanan Rojin Kabaiş cinayetinin, kadın cinayetlerinin nasıl sistematik biçimde örtbas edildiğini gözler önüne serdiği ifade edildi.

Meclis bütçe sürecinde kadınların payına düşenin yine daha fazla yoksulluk, işsizlik, şiddet ve sömürü olduğu belirtilerek, kadınları güçlendirmeye yönelik politikalar yerine, kadınların sömürüldüğü ve hatta katledildiği aile kurumuna üç kat daha fazla bütçe ayrılması eleştirildi.

İktidarın önümüzdeki 10 yılı "aile yılı" olarak ilan etmesinin, kadın cinayetlerini meşrulaştıracağı ve kadın yoksulluğunu ortadan kaldırmaya dönük hiçbir adım atmayacağı anlamına geldiği savunuldu.

Kamuoyuna sızdırılan 11. Yargı Paketi'nin farklı cinsel yönelimleri ve kimlikleri hedef alarak nefret suçlarını körükleyeceği ve Diyanet eliyle hazırlanan Cuma hutbelerinde kadınların yaşam biçimlerini, giyimlerini ve haklarını hedef alan açıklamaların okutulmasının kadın düşmanlığının iktidara bağlı tüm kurumlar eliyle sistematik biçimde yürütüldüğünü ortaya koyduğu belirtildi.

Son olarak, kadınların yaşam güvenliğinin olmadığı, kolluk güçleri ve çeteler eliyle işlenen suçların cezasız kaldığı, faillerin "iyi hal" indirimiyle ödüllendirildiği, kayyım rejiminin sürdürüldüğü ve tüm bunların kadınlara açılmış topyekûn bir savaş olduğu ifade edilerek, bu saldırılara karşı topyekûn bir mücadele yürütüleceği vurgulandı.

Basın açıklaması, "Bizler bu inanç ve kararlılıkla, Barış ve Demokratik Toplum çağrısını en güçlü şekilde sahiplenerek, kadına yönelik şiddet ve katliamlara, kadın emeğinin sömürülmesine, tecrite, savaşa, kayyım gaspına karşı felsefemize olan inancımızla Şiddetin Karşısında Eşitlik ve Özgürlük İçin Bir Aradayız! Dün olduğu gibi bugün de yarın da mücadele etmeye devam edeceğiz" sözleriyle sona erdi.

Yorumlar (0)

Yorum Yap

0 / 1000 karakter
Kaydırarak Doğrula
Küfür, hakaret, link paylaşımı ve spam içeren yorumlar yayınlanmayacaktır. IP adresiniz kayıt altına alınmaktadır.

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu sen yap!

İlk yorumu sen yap! Düşüncelerini bizimle paylaş.